El dokumacılığına hayatını adayan 75 yaşındaki Ahmet Usta, yıllardır sabır ve emekle dokuduğu kilim ve halılarla sanatını sürdürüyor. Çocuk yaşta ailesinden öğrendiği bu mesleği bir yaşam biçimine dönüştüren Ahmet Usta, zanaatın modern teknolojiye yenik düşmesine rağmen geleneksel yöntemlerle üretim yapmaya devam ediyor.
Manisa’nın bir köyünde yaşayan Ahmet Usta, dedesinden kalma dokuma tezgâhında her gün saatlerce çalışarak unutulmaya yüz tutmuş motifleri tekrar hayata geçiriyor. Ahmet Usta’nın eserleri, hem yerel halktan hem de yurtdışındaki sanatseverlerden büyük ilgi görüyor. “Dokumacılık benim için sadece bir iş değil, bir yaşam biçimi. Her ilmik, geçmişin izlerini taşır,” diyor.
Son dönemde gençlerin bu zanaata ilgisini artırmak için köydeki gençlerle atölyeler düzenlemeye başlayan Ahmet Usta, dokumacılığın geleceğini de inşa etmeye çalışıyor. “Gençlere bu sanatın değerini anlatmak ve onları bu mesleğe kazandırmak benim için en büyük mutluluk,” ifadelerini kullanıyor.
Ahmet Usta’nın eserlerinde, Anadolu’nun eşsiz motifleri ve geleneksel renk paletleri dikkat çekiyor. Özellikle düğünlerde ve özel günlerde kullanılan kilim ve halılar, onun ellerinde hayat buluyor. “El dokumasının yerini hiçbir makine dolduramaz. Her ilmik, insanın yüreğiyle atılır,” diyerek mesleğe duyduğu sevgiyi dile getiriyor.
Ahmet Usta’nın bu emek dolu hayatı, geleneksel el sanatlarının önemini ve ustalıkla dokunan her eserle sanatın ruhunu yansıtıyor. Bu zanaat, onun ellerinde bir geçmiş hikâyesi anlatmaya devam ediyor.