Gıda mühendisliği alanından vazgeçerek kendi işine odaklanan genç bir girişimci, tutku ve azimle kısa sürede başarıya ulaştı. Özellikle kendi yapımı lezzetli ürünleri ile dikkat çeken bu yetenekli mühendis, başlangıçta sadece bir hobi olarak gördüğü uğraşını, ilerleyen zamanlarda bir iş modeli haline dönüştürmeyi başardı. Geliri ve müşteri memnuniyeti ile örnek teşkil eden bu hikaye, birçok genç girişimci için ilham verici bir örnek sunuyor. Şimdi, baklayı ağzından çıkaran bu gıda mühendisi, siparişlerdeki yoğunluk nedeniyle nasıl bir süreçten geçtiğini ve yaşadıklarını bizlerle paylaşıyor.
Gıda mühendisinin dönüşüm hikayesi, aslında birçok insanın gönlünde yatan bir hayalin peşinden koşma arzusunun bir yansıması. Üniversiteden mezun olduktan sonra gıda mühendisliği alanında çalışmaya başlayan bu genç kadın, kısa sürede işin yoğunluğundan dolayı stresli bir yaşamın içine sürüklendi. İşe duyduğu sevgi zamanla azaldı ve bu durum, onun kalbine yer etmiş olan 'yemek yapma' tutkusunu gün yüzüne çıkardı. Boş zamanlarında mutfakta denediği tariflerle kendi lezzet dünyasını oluşturmaya başladı. Arkadaşları ve ailesi tarafından beğenilen ürünler, sosyal medya üzerinden paylaşıldıkça biraz daha fazla ilgi görmeye başladı.
Her kahvaltı, her akşam yemeği ve her özel gün, ona yeni reçeteler denediği bir laboratuvar oldu. Arkadaşları sipariş vererek onun yemeklerini tatmaya başladılar. Sadelik ve lezzet onun için çok önemliydi; bu sayede ilk başta birkaç yumurta ve un ile başlayan bu serüven, zamanla listeye eklenen farklı malzemeler ile genişleyerek büyüdü. İnsanlar yemeklerine olan ilgileriyle ve beğenileriyle ona destek verdikçe, bu genç mühendis karşısına çıkan fırsatları görmeye başladı. Toptan satışlar ve etkinliklerde yiyecek satışı yapma düşüncesi, hayalini gerçekleştirmesi için ona cesaret verdi.
Fakat, onun asıl çabası, sadece bir girişimci olmaktı. Ürünlerini geliştirmek için pek çok denemeler yaptı ve özgün tarifler bulmaya çalıştı. Aylık olarak açtığı stantlarda kurduğu iletişim ağı, daha fazla insanla tanışmasını ve onları ürünleriyle buluşturmasını sağladı. Başarıyla geçen ilk dönemlerden sonra, sipariş sayısında ciddi bir artış yaşandı. Bu durum onun için hem bir sevinç kaynağı oldu hem de zorlukları beraberinde getirdi. Siparişlere yetişememek ve zaman yönetiminde zorlanmak, satıcının karşılaştığı en büyük zorluklardan bir tanesi haline geldi.
Şimdi, siparişleri yetiştirmek için gün boyunca yoğun bir tempoda çalışmak zorunda kalıyor. Ama her ne olursa olsun, yaptığı işi sevmesi ve insanların beğenisini kazanması, onu her türlü zorluğa rağmen motive ediyor. “Hobi olarak başladığım bu süreç artık benim hayatımın merkezine yerleşti. Hem beni mutlu ediyor hem de geçimimi sağlıyor,” diyor. Gıda mühendisliği mesleğinden kazandığı deneyimleri, ürünlerini geliştirirken kullanıyor, bu da ona büyük bir avantaj sağlıyor.
Bu genç girişimci, şimdi daha büyük hedefler peşinde koşuyor. Siparişlerinin artmasıyla birlikte üretim alanını genişletmeyi, yeni yollarla pazarlama yapmayı ve insanlara daha iyi ulaşmayı planlıyor. Ekibine alacağı arkadaşlarla birlikte yeni tarifler geliştirmek ve alternatif ürünler sunma fikri de, müşteri memnuniyetine evident bir katkı sağlamak amacı taşıyor. Ayrıca, sosyal medyada daha aktif olmayı ve her yeni tarifi ile kullanıcılarına ulaşmayı hedefliyor. Özellikle genç neslin gıda alışkanlıklarını doğru şekilde yönlendirebilmek için çeşitli eğitimler düzenlemeyi düşünüyor.
Bunun yanı sıra, gelen talepler doğrultusunda özel günlerde sipariş almayı planlayarak, etkinliklere hazırlık yapmayı da unutmuyor. İlk adımlarını attığı bu serüvende, zamanında verilen tüm destekleri unutmayan bu mühendis, diğer yeni girişimcilere de sesleniyor: “Her şeyin başlangıcı sabır ve azim. Tutkunuzu bulduğunuzda hiç durmadan ilerleyin.” İşte bu kadının hikayesi de, birçok insanın kendi hayallerinin peşinden koşmaları için ilham verici bir örnek olmaya devam ediyor.