Son dönemde Sırbistan'ın siyasi gündeminde önemli bir yer tutan "Sırbistan'ı Vermeyiz" mitingi, Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic’in destekçilerinin katılımıyla gerçekleşti. Başkent Belgrad’da düzenlenen bu miting, Sırbistan’ın toprak bütünlüğü ve ulusal kimliği üzerine güçlü mesajlar vermek amacıyla organize edildi. Katılımcıların sayısının 55 bini bulması, destekçilerin hükümetin politikalarına olan bağlılıklarını bir kez daha gözler önüne serdi.
Mitingin ana teması, Sırbistan’ın toprak bütünlüğünün korunması ve ulusal birlik mesajı oldu. Ülkede devam eden etnik gerilimler ve Kosovo ile ilgili tartışmalar, Sırbistan hükümetinin politikalarını destekleyen kesimlerin daha da kenetlenmesine neden oldu. Vucic'in liderliğindeki hükümet, ülkenin ulusal kimliğini ve bağımsızlığını koruma konusunda kararlı olduğunu vurguladı. Mitingde yapılan konuşmalarda, Sırbistan'ın tarihi ve kültürel değerlerine sahip çıkılması gerektiği sıkça dile getirildi ve ulusal değerlerin önemi vurgulandı. Katılımcılar, ülkelerinin birliği ve diriliği için kenetlenmenin gerekliliğine dikkat çekti. Sırbistan'ın eylemlerinin sadece ülke sınırları içinde değil, uluslararası platformda da etkili olması gerektiği vurgulandı.
Mitingde Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, kalabalığa hitaben yaptığı konuşmada, "Sırbistan'ı vermeyeceğiz! Bu topraklar bizlerin, tarihimiz var. Biz buradayız ve burada kalacağız!” ifadeleriyle katılımcılara seslendi. Vucic, kapanmakta olan öz güven duygusunun yeniden canlandığını ve Sırbistan’ın geleceğinin daha parlak olduğunu belirtti. Ayrıca, ülkenin sürdürülebilir bir şekilde büyümesi için kritik adımlar atıldığını, ekonomik ve sosyal gelişmelerin desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Hükümetin dış politikada izlediği stratejilerin de ülkenin ulusal menfaatlerini koruma amacı taşıdığını ifade etti. Konuşmasında, NATO ve Avrupa Birliği ile ilişkiler konusunda da net mesajlar verdi. Vucic, uluslararası ilişkilerin karmaşık olduğunu, ancak Sırbistan'ın her türlü zorluğun üstesinden gelebileceğini belirtti.
Mitinge katılanlar arasında farklı toplumsal kesimlerden gelen destekçiler olduğu gözlemlendi. Öğrencilerden iş insanlarına, sanatçılardan emeklilere kadar geniş bir yelpazede katılım sağlandı. Her kesimden insanın bir araya gelmesi, mitingin sadece politik bir organizasyonun ötesinde, sosyal bir dayanışma hareketi olarak algılandığını gösterdi. Katılımcılar, Sırbistan’ın geleceği adına duydukları endişeleri dile getirirken, daha güçlü bir ulusal kimlik ve birliktelik çağrısında bulundular. Özellikle, gençlerin mitinge olan ilgisi, ülke konusunda geleceğe dair bir umut taşıdıkları izlenimini pekiştirdi.
"Sırbistan'ı Vermeyiz" mitingi, yalnızca hükümet yanlılarının değil, isyan eden diğer grupların da dikkatini çekti. Bu tür etkinliklerin, toplumsal ve siyasi bir çatışmaya sebep olabileceği endişeleri taşınıyor. Mitingin ardından, muhalefet temsilcileri ve bazı sivil toplum kuruluşları, Sırbistan’daki gerilimlerin daha da artabileceği yönünde uyarılarda bulundu. Ancak, bu uyarılara rağmen Vucic'in yanındaki kalabalık, belirli bir kararlılığı yansıtarak, hükümetin stratejik hedefleri doğrultusunda hareket etmekte kararlı olduklarını ortaya koydu.
Etkinliğin sorunsuz bir şekilde geçmesi, organizasyonun ve güvenlik güçlerinin profesyonelce planlama yapmış olmasından kaynaklandı. Miting öncesi ve sonrası alınan önlemler, public order yani kamu düzeni açısından da dikkate değerdi. Gerekli güvenlik tedbirlerinin alınması, geniş katılımlı bu tür etkinliklerin güvenli şekilde düzenlenmesine olanak tanıdı.
Sonuç olarak, "Sırbistan'ı Vermeyiz" mitingi, Sırbistan’da mevcut siyasi iklimin yanı sıra toplumda hissedilen kaygıların da bir yansıması oldu. Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic’in liderliğinde düzenlenen bu miting aynı zamanda ulusal bir birlik ve beraberlik çağrısı olarak da dikkat çekti. Katılımcıların sayısının edilen tüm bu mesaja güçlü destek vermesi, Sırbistan’ın geleceği hakkında tartışmaları daha da alevlendirebilir. Şimdi gözler, bu mitingin yaratacağı etkiler ve muhalefetin buna nasıl bir tepki vereceği üzerindeki gelişmelere çevrilmiş durumda. Sırbistan’da siyasi rüzgârlar değişirken, bu tür etkinlikler, halk arasında da etkili bir sosyal dinamik oluşturmaya devam edecektir.