Yaşlanma süreci, vücudun çeşitli işlevlerinde azalmalarla kendini gösterirken, bu dönemdeki sağlık sorunları, inme gibi ciddi hastalıkların görülme riskini artırıyor. Uzmanlara göre özellikle kalp-damar hastalıkları, yüksek tansiyon ve diyabet gibi sorunlar yaşlılıkla birlikte daha fazla görülmekte, bu da inme riskini önemli ölçüde yükseltmektedir. Yaşam tarzı değişiklikleri ve düzenli sağlık kontrolleri ile riskin azaltılabileceğine dikkat çekiliyor.
Yaşlanma süreci, vücudun birçok sisteminde yavaşlamalara ve çeşitli sağlık sorunlarına yol açarken, bu süreçte inme gibi tehlikeli durumların görülme sıklığı da artış gösteriyor. Uzmanlara göre, özellikle yaşlılıkla birlikte görülen kronik rahatsızlıklar ve dolaşım sistemi hastalıkları, inme riskini tetikleyen önemli faktörlerden. Türkiye’de her yıl binlerce insanı etkileyen inme, çoğunlukla damar tıkanıklığı ya da beyin kanaması sonucunda meydana geliyor.
Yaşlandıkça damarların elastikiyetini kaybetmesi, kalp ve beyin gibi hayati organların kan akışını olumsuz etkiliyor. Ayrıca yüksek tansiyon, diyabet ve kolesterol gibi risk faktörleri de yaşla birlikte daha sık görülmekte ve damar sağlığını olumsuz yönde etkileyerek inme riskini artırmaktadır. Nöroloji uzmanı Dr. Mehmet Demir, yaşla birlikte sağlık kontrollerinin önemini vurgulayarak, “Düzenli yapılan sağlık kontrolleri sayesinde inme risk faktörleri tespit edilebilir ve erken müdahale imkanı sağlanabilir” dedi.
Yaşam tarzı değişiklikleri de inme riskini azaltmada büyük rol oynuyor. Uzmanlar, sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve stres yönetiminin yanı sıra sigara ve alkolden uzak durmanın, inme riskini düşürmeye yardımcı olacağını belirtiyor. Özellikle ileri yaştaki bireylerin sağlıklarına daha fazla özen göstermesi ve sağlıklı yaşam alışkanlıklarını benimsemeleri önemlidir.
Son olarak, ailesinde inme öyküsü olan kişiler ve yüksek risk grubundaki yaşlı bireyler, inme belirtilerine karşı daha dikkatli olmalı. Ani baş dönmesi, konuşma güçlüğü ve kol ya da bacakta ani güçsüzlük hissedildiğinde vakit kaybetmeden sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiği vurgulanmaktadır.