Rusya-Ukrayna savaşı, dünya genelinde dikkatleri üzerine çekerken, çatışmaların sona ermesi için diplomatlar ve siyasi liderler devreye girmeye devam ediyor. Son yapılan açıklamalar, Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelenski’nin Türkiye’ye yönelik önemli bir talebini gündeme taşıdı. Zelenski, Türkiye’nin ateşkes görüşmelerine gözlemci olarak katılmasını istedi. Bu talep, Türkiye'nin bölgedeki etkisini artırırken, uluslararası aktörlerin çatışmanın çözümünde nasıl bir rol üstleneceği konusunda da yeni tartışmalara yol açıyor.
Savaşın başlamasından bu yana, ateşkes sağlama çabaları hemen hemen her gün gündemde. Ukrayna, barış görüşmelerinde aktif rol oynamak isteyen ülkelerle iş birliği yapmakta kararlı. Zelenski, Türkiye’yi bu çabanın bir parçası olarak görmek istediğini belirtirken, Türkiye'nin tarihi olarak iki ülke ile de olan ilişkileri, bu isteği destekler nitelikte. Türkiye, hem Rusya hem de Ukrayna ile derin ekonomik ve kültürel bağlara sahip. Dolayısıyla, Türkiye’nin gözlemci olarak sürece dahil olması, uluslararası diplomasi açısından önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
Türkiye, son yıllarda kriz yönetimi konusunda oynadığı rol ile dikkat çekiyor. İki tarafla olan güçlü diplomatik ilişkileri sayesinde, hem Rusya hem de Ukrayna ile diyalog kurmayı başaran Türkiye, bu durumun hafifletici etkilerini göstermiş durumda. Türkiye, geçtiğimiz yıllarda iki taraf arasında arabuluculuk yaparak pek çok sorunun çözümüne katkıda bulunmuştu. Bunlar arasında tahıl koridoru anlaşmaları ve esir takasları yer alıyor. Zelenski’nin Türkiye’den gözlemci talep etmesi, Türkiye’nin bu konudaki rolünü daha da pekiştirebilir.
Bölgede yaşanan gerilimin azaltılması ve kalıcı bir ateşkesin sağlanması adına, Türkiye’nin gözlemci olarak sürece dahil olması gerektiği düşünülüyor. Bu durum, sadece Rusya ve Ukrayna’nın değil, aynı zamanda Batı ülkelerinin de dikkatini çekecek bir gelişme. NATO üyesi olarak Türkiye, aynı zamanda Batı’nın yanaşmasını dengeleyen bir aktör konumunda. Bu nedenle, Türkiye’nin çatışmanın çözümünde aktif bir rol oynaması, uluslararası ilişkiler açısından da yeni bir döneme işaret edebilir.
Sonuç olarak, Zelenski’nin Türkiye’den gözlemci olarak katılma talebi, Rusya-Ukrayna geriliminde yeni bir sayfa açabilir. Barış görüşmelerinin başarısı, sadece iki ülke arasındaki çatışmanın sona ermesi için değil, aynı zamanda bölgedeki istikrar ve güvenlik için de elzem hale gelmiş durumda. Türkiye’nin desteği, uluslararası spirallerin yeniden şekillenmesine ve belki de kalıcı bir barış sağlanmasına katkı sunabilir.
